30 Nisan 2011 Cumartesi

Keçi

Saat 7:50. Dersin başlamasına bir saat on dakika var. Yurdu terk ettiğim sırada zaman daha da daralmış. Ama dönüşü olmayan yola girilmemiş. Hala umut var. Otobüse binecek, Sıhhiye köprüsünde inip başka bir otobüse, 230'a bineceğim. Bu da beni Megali İdea'ma dersime, zamanında ulaştıracak.

İlk 3-4 denememde başarı yok. Kız lisesi önündeki durakta otobüsler, yolcuları yok sayıyor. Kahvaltı yapmamışım, su bile içmemişim. Hırçınlaşıyorum. Bomboş bir 396, gösterip vermemezlik ediyor: Durağa yanaşıyor, kapılarını açmadan uzaklaşıyor, o sıralarda yoğunlaşan trafiğe dalıyor ve nihayet ben de keçilerimi salıveriyorum.

Kaçan keçileri sonraki durağa kadar kovalayıp 396'yı orada kıstırmak amacım. Trafiğin akış hızı moralimi bozmasın diye göz teması kurmuyorum 396'yla. Acı yok! Koşuyorum.

Keçilerimi sonraki durakta, muhtelif yerlerde otlanırlarken buluyorum. Birer ikişer topluyorum. Yavaş yavaş beynime de oksijen gidiyor galiba. Boğazımsa kurumuş. 396 nerede? 396 nerede lan? Neyse... 115'e biniyor Sıhhiye köprüsüne, ikinci çinkoma ulaşıyorum. 230'a da koşuyorum biraz. Buna binemezsem derse yetişmek hayal, şimdi bile bulanıkken her şey. Oturmak mümkün değil. Arkalarda bir yer buluyorum kendime.

Mesajlar gönderiyorum sevgilime. Kız arkadaşım da bana... Arada bir oyun açıyorum, boşlukları değerlendiriyorum.

Ne iğrenç bir sıcak! Milli Kütüphane önünde, yüce bilgilerin depolandığı bu yüce bina önünde, yücelik karşısında dilim tutuluyor, gözlerim kamaşıyor. Anlıyorum ki kamaşmanın sebebi yücelik değil: Beynim sistemlerini birer ikişer uyku moduna alıyormuş meğer. Birkaç dakikayı kayıpsız geçirirsem yedek sistemlerin devreye gireceğine eminim. Olmuyor. Görüş açım sıfıra iniyor. Kendimi derin bir rüyada buluyorum. Sonraki ilk görüntüyse bana uzanmış bir kol. Oturtuyorlar bir yere, ıslak mendil, su... Bayılmışım. Kahvaltısız, susuz depar atmaktan beynim sulanmış. Solumda oturan bir kız, sağımda beni yerden kaldıran genç adam, cebimde gelen mesajla titreşen cep telefonum, aklımda sorular: Keçilerim nerede?

Suskun Geveze

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Alakalı alakasız söyleyecek sözün, anlatacak anı'n varsa sen de paylaş.