4 Mayıs 2011 Çarşamba

Program

Programlı bir hayat düzeni sizi ileri taşır. Programa bağlı kalmak, İstanbul’daki bu üçüncü günümde vaktimi verimli kullanabilmek için en önemli yardımcım olacak. İlkokuldaki İngilizce öğretmenimin ilk iki dersi boş, güne onunla merhaba diyeceğim. Öğlense Yanlışlar Prensesi ile buluşacağım, o zamana dek yorgun düşersem bile içeceğimiz birer kahveyle enerji depolayacağım. Zamanım epey artacak, akşama doğru Entomofobia ile görüşebilecek, bu günü mükemmelliğin de ötesine taşıyabileceğim.

6.30 – Uyanış... Dershanede ygs ya da lys kampı öncesiydi. Rehberlikçimiz, benden ve adaşımdan günlük program için bir öneri istemişti. “Kalkış” yerine bu sofistike ismi kullanmamız programın gerisini önemsiz kılmış, programı baştan reddettirmişti. Ama bugün, uyandığım bu saate yine bu adı koydum: Uyanış.

7.00 – Kalkış… Evet, iyisiyle kötüsüyle 30 dakikayı ve yorganıyla çarşafıyla dağınık yatağı geride bıraktım. Yüzümü yıkıyorum, dişlerimi fırçalıyorum. Dışarıda bulutlar var, yağmur yağdı yağacak, hatta belki yağıyor ama güçsüz gözlerim algılayamıyor yere inen su tanelerini. Üzerimi değiştiriyorum. Mavi kalın bir hırka, yeşil bir mont, kahverengi bir pantolon… Kendimi kuru ve soğuk havaya teslim ediyorum, okulun yolunu tutuyorum.

7.30 – Yürüyüş… İlkokuluma yaklaşıyorum. İngilizce öğretmenimle görüşeceğim. 5 yıl sonra ilk kez… Aslında garip bir hikâyesi var onunla tekrar buluşacak olma öykümüzün. Duvara çarpmama ramak kalmışken beni gören bir bayanın silueti, öğretmenimi ve onu ne kadar özlediğimi hatırlatmış, hemen ertesi gün arayıp buluşmak istememe sebep olmuştu.

8.00 – Buluşma… 7.30’dakiyle aynı yerdeyim. Kuyruğum bacaklarım arasına sıkışmış, geri dönüyorum. O bulutlu lanet hava vardı ya, şimdi güneş açtı. Montumu çıkardım ama sıcaktan ölüyorum. Buluşmaya gelince… Öğretmenimin ilk iki dersi gerçekten boş… Ama o söz konusu ilk ders saat 12.30’ta başlayacakmış.

8.30 – Sohbet… Yanlışlar Prensesi ve Entomofobia ile mesajlaşıp buluşma programımdaki değişiklikten haberdar ediyorum ikisini de. Öğretmenimle, Yanlışlar Prensesi’yle buluşmayı düşündüğüm saatte buluşacağım, Yanlışlar Prensesi’yle daha geç bir saatte buluşmaya karar veriyoruz, Entomofobia ile yarın görüşeceğiz.

9.30 – Ayrılış… Kendimi yatağa atıyorum. Dün gece sadece 3 saat uyumuştum. Uykuya ihtiyacım var.

Gördüğüm üzere hayatım kader denilen asla şaşmaz bir programa sahip ve ben de her zaman o programa uygun hareket ediyor, zamanımı mümkün olan en iyi şekilde değerlendirmiş oluyorum. Bu “kader” fikrinin aklıma gelişiyle de ilk paragrafı değiştirmek zorunda kalmıyorum. Ayrıca kendime not: Programa "Uyanış" diye başlanmaz!

Suskun Geveze

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Alakalı alakasız söyleyecek sözün, anlatacak anı'n varsa sen de paylaş.